Senaryo 101/3

Merhaba, Senaryo 101 yazılarına uzun bir aradan sonra nihayet dönüyorum. Oldukça yoğun ve belli ki bir süre daha böyle devam edecek iş fırsatlarına yalın kılıç girişince biraz erteledim yazıyı. Konumuz, söz verdiğim üzere, senaryo yazım programları. 

Senaryo programları, Amerikan formatında sektör standartlarına uygun olarak yazmanıza imkan tanıyan, ikincil özellikleriyle de hikayeleme, tretman yazma, indeks kartları oluşturma ve hatta bazı durumlarda yapım ve yapım sonrası süreçlerde de kullanılabilen güzide yazılımlar. Piyasada farklı fiyatlandırılmış onlarca senaryo programı, bu yazılımlardan ayrı olarak Office için geliştirilmiş hazır şablonlar mevcut. Aşağıda bu yazılımlar içinden deneyip kullanılabilir olduklarına kanaat getirdiklerimi kısaca tanıtacağım.

Senaryo Programları

Yazıda şu senaryo programlarını değerlendiriyorum:

Final Draft/Scrivener/Save the Cat!/Celtx/Fade In/Highland

Final Draft/Scrivener/Save the Cat!/Celtx/Fade In/Highland

Final Draft

Elbette sektörün tartışmasız lideri Final Draft ile başlamak gerek. ABD sinema ve televizyon profesyonellerinin ilk tercihi FD, bir senaryo programından beklediğimiz ve rakiplerinde bulunmayan birçok özelliğe hatta daha fazlasına sahip. Kusursuz bir müşteri desteği sunuyorlar ve en mühimi düzenli olarak büyüyen şablon arşivleri çok faydalı. Geçtiğimiz günlerde Blake Snyder'in "beat sheet"leri üzerinden yayınladıkları şablon buna en güzel örnek.

FD, 2016 başında, kuruluşunun 25. yılında önde gelen prodüksiyon yönetimi şirketi Cast&Crew tarafından satın alındı ki bu yazılımın daha da gelişeceğinin garantisi. En pahalı senaryo programı olsa da her kuruşun hakkını verdiğini söyleyebilirim. Ülkemizde de kullanımının giderek yaygınlaşması başka bir artısı. Ancak Türkiye mevzubahis olduğunda büyük bir sorun da mevcut. Final Draft'in sektör standartı fontu Courier, Türkçe karakterleri desteklemiyor. Windows makinalarda yüklü Final Draft için sorunu TR America adlı fontu indirmek suretiyle (standarttan saparak) çözmek mümkün olsa da OSX yani Mac kullanıcıları için bu çözüm de fayda etmiyor. Özetle Mac kullanıyorsanız, FD 9 itibariyle Türkçe karakterle yazamıyorsunuz.

Fiyat: Yaklaşık 200 dolar

Not: 9.5/10

Celtx

Ülkemizde çok yaygın olarak kullanılan Celtx'in en önemli özelliği ücretsiz olması. Buna sade ve yormayan arayüzünü de eklersek teknik açıdan Final Draft'ten geride ancak fiyat performans açısından (bedava olunca tabi) en iyi senaryo programına erişiyoruz.

Türkçe karakterler söz konusu olduğunda hiç sorun çıkarmaması önemli bir artıyken, artık masaüstü versiyonunun desteklenmemesi ve Celtx Studio adıyla sadece bulut üzerinde çalışan bir programa dönüşmesi eksiği. Zira Celtx Cloud ya da Celtx Studio adlı bu yeni ürünün arayüzü zayıf ve haliyle çevrimdışı olarak çalışmak namümkün. Yine de hala sağdan soldan indirilebilen masaüstü versiyonunun ve sadece senaryo yazacakların işini çok kolaylaştırmasının hatrına popülerliğini uzun bir süre koruyacağa benziyor.

Fiyat: -

Not: 8/10

Scrivener

Scrivener'ın üst menüleri Final Draft'i andırırken şablon seçerek başlangıcı da Celtx'e oldukça yakın. Ancak ne yazık ki pek kullanamayacağınız birçok özelliğe sahip olması ve bunların sürekli göz önünde bulunması herhangi bir artı sunmadığı gibi bir süre sonra yorucu hale gelebiliyor.

Fiyat: Yaklaşık 40 dolar

Not: 6/10

Fade In

Profesyonellerin ikinci tercihi diyebiliriz. Arayüzü ilk anda karışık gelebilir ancak yerleşim iyi, özellikler oldukça yetkin, program kullanışlı. En büyük artısı farklı formatlardan senaryo dönüştürme konusunda belki de en iyi senaryo yazılımı oluşu. Eksiği yok ama fazlası da yok. Final Draft'le fiyat üzerinden de rekabet edebildiğini söylemem gerek.

Fiyat: Yaklaşık 50 dolar

Not: 8/10

Save the Cat!

Blake Snyder'in aynı adlı eserinden, onun dramatik kurgu şablonlarını kullanarak hayat bulmuş bir senaryo programı. Oldukça mekanik yapısına rağmen arayüzü biraz fazla renkli ve yorucu. Yine de yaratıcılığın tıkandığı anlarda sunduğu 15 adımlı yapı modeli gibi numaralar sayesinde yol göstericiliği dikkate değer. Fiyatı oldukça yüksek.

Fiyat: Yaklaşık 100 dolar

Not: 6/10

Highland

Listenin sürprizi belki de. John August’un geliştiriciliğinde, fdx ve pdf’ten senaryo dönüştürmenin mümkün olduğu minimalist, oldukça etkili bir yazılım. Celtx kullanmak istemiyor, Final Draft'e para yetiştiremiyorsanız en uygun çözüm olduğunu söyleyebilirim. İleride sesini daha da duyuracağa ve büyük abilerinin pazar payını sallayacağa benzer.

Fiyat: 30 dolar

Not: 7.5/10

 

Gelelim listede ve yukarıdaki görsel kolajından yer almasını istemediğim isme; Movie Magic Screenwriter!

Arayüzüne bir türlü ısınamadığım, hak ettiğinden fazla övüldüğünü düşündüğüm bir senaryo programı. Final Draft’e karşı hiçbir üstünlüğü olmadığı gibi şablonlar ve ekstra özellikler konusunda geride. Zaten Final Draft'in bir alt sürümü gibi bir his yaratıyor bende. Peki en iyi senaryo programına bu kadar yakın bir yazılıma niye kötü diyorum? Çünkü fiyatı yaklaşık 170 dolar. Benzer özelliklere sahip olduğu ama gerisinde kaldığı FD'den sadece 30 dolar kadar daha ucuz. Dolayısıyla 30 dolar daha verip Final Draft almak ya da o minik fark kadar ödeyip Highland almak daha mantıklı diyebilirim.

 

Sonuç

Senaryo programlarının profesyonel anlamda önemli vakit tasarrufu sağladığını ve görsel olarak etkileyici sonuçlar ürettiğini akıldan çıkarmamak gerek. Bunun yanı sıra yazanın motivasyonunu arttırdığını da düşünüyorum. Düz bir not kağıdına yazmakla Final Draft kullanmak arasında hem profesyonel görünüm hem de senaryo zanaatine dair kazanımlar hususunda önemli farklar var.

Sonuç olarak, senaryo yazımı ile amatör olarak ilgilenenlere Celtx ya da Highland'i, profesyonellere ise Final Draft ve Fade In'i tavsiye ediyorum. Bir sonraki Senaryo 101 yazısında görüşmek üzere!

 

Senaryo 101 etiketini kullanarak ya da aşağıdaki bağlantılardan yazı dizisinin ilk iki bölümüne ulaşabilirsiniz:

Senaryo 101/1

Senaryo 101/2

 

 

Film İçinde Film

Aristo “her dahinin içinde bir tutam delilik bulunur” der. Ünlü heykeltıraş Gaudens ise daha basitçe söylemiş; “Sarımsak turşu için neyse, delilik de sanat için odur.” Bizim hikayemiz de herkesin yüz çevirdiği üç sinemacı gencin dahi olduklarını kanıtlamak için bir deliliğe kalkışmalarını anlatıyor.

Televizyon filmi formatında bir komedi olan yeni proje "Film İçinde Film", Projeler/Sinema bölümüne eklendi.

Boş Zaman Tavsiyeleri

Hatırı sayılır bir aradan sonra yeniden merhaba! Ayrı düştüğümüz vakitler, hızlı hızlı yazmakla ve yazdıklarımı ilgililere sunmak amacıyla yaptığım şehirlerarası seyahatlerle geçti. Ancak öncesinde ve sırasında boş vakitlerinizi değerlendirmeniz için önereceğim bir şeyler buldum elbette. 

Ne İzledim?

Geçtiğimiz hafta DOT'un (DOTKANYONDA) "Bunu Ben De Yaparım" adlı oyununu seyretme fırsatı bulduk ve tek kelimeyle bayıldık. High Fidelity, Fever Pitch, Slam ve About A Boy gibi kitapların (şahsen pek sevdiğim) yazarı Nick Hornby'nin eserini Melisa Kesmez ve Serkan Salihoğlu başarıyla uyarlamış. Tek kişilik oyunun esas kahramanı ise bir saat boyunca soluksuz bir performans sergileyen oyuncu İbrahim Selim.

Bunu Ben De Yaparım

Bunu Ben De Yaparım

Oyun, Dave adında bir kapı güvenliğinin çok tartışmalı bir eserin sergileneceği sanat galerisinde başladığı yeni işinde yaşadıklarını anlatırken son zamanlarda izlediğim en güçlü altmetin üzerinden sanat/sanatçı/sanatsever ilişkisi, sanat eserinin yorumlanması, muhafazakarlık, sansür, hatta aile ve sınıf gibi temaları tatlı tatlı işliyor.

En az bizim kadar memnun ve zihni kurcalanmış olarak ayrılacağınıza inandığımdan kesinlikle gidin ve bir saatlik bu oyunu izleyin diyorum.

Ne Okuyorum?

H.P. Lovecrat: The Complete Fiction. Kargocudan teslim aldığım andan itibaren elimden bırakmadan okumaya başladım. Barnes&Noble etiketiyle, koleksiyonlara layık bir kapak ve ciltle piyasaya çıkan derlemede lise ve üniversite yıllarında bir çırpıda giriştiğimiz Deliliğin Dağlarında, Dunwich Dehşeti ya da Cthulhu'nun Çağrısı gibi ünü kıtaları aşmış hikayelerin yanı sıra The Hound, Azathoth ve hatta Lovecraft'ın henüz çocuk yaşta yazdığı The Beast in the Cave gibi kısa öyküler de bulunuyor.

D&R'dan edinebileceğiniz kitabın İngilizce olduğunu hatırlattıktan sonra herkesin kütüphanesinde bulunması gerektiğini düşünerek şiddetle tavsiye ediyorum.

Haftanın Kötüsü

Bu hafta The A.V. Club'da yayınlanan bir makale sayesinde memleketimizde de pek popüler olan dizi How I Met Your Mother'dan doğan ancak ekran yüzü göremeden yitip giden How I Met Your Dad projesinin senaryosuna göz attım. Makale, senaryoyu kıyasıya eleştiriyordu ki okuduktan sonra bu eleştirilere katılmamak mümkün değil.

How I Met Your Dad

How I Met Your Dad

Başarılı HIMYM'in yapımcıları Craig Thomas, Carter Bays ve Emily Spivey tarafından kaleme alınan pilot bölüm senaryosu hem içinden çıktığı fikre (spin-off) hiçbir yenilik getirmeden kopyalıyor hem de tüm karakterler derinliği olmayan bir klişeler takımı gibi bir araya getirilmiş. Şakaların kalibresi açısından da kötü bir kopya. Kanal da böyle düşünüyor olmalı ki pilot bölümün yeniden yazılıp çekilmesini istemiş. Ancak Spivey ve arkadaşları dizi garantisi almadan pilotu yenilemeye yanaşmayınca proje suya düşmüş. Açıkçası, isabet olmuş. Göz atmak isteyenler senaryoyu aşağıdaki bağlantıdan indirebilirler:

How I Met Your Dad Pilot Bölüm Senaryosu

 

Evet, bana ayrılan sürenin sonuna geldim. Bir sonraki gönderide, yani Senaryo 101 serisinin üçüncü bölümünde görüşmek üzere!